Nefse İ’timâd Etmemek!

Çok adamlar gördüm ki nefsine itimâd ederek kendini haklı gösterip tenkîd hastalığına tutulmuş. Hâlbuki sırr-ı ihlâs, ferâgati ve affetmeyi istiyor. Affedenler kazanıyor. Ancak nefis affetmeyi pek sevmiyor. Öyleyse nefsin hatırını kırıp, hakkın hatırına taraf olmalıyız. Nefsine itimad eden belâyı bulmuştur. Çünkü nefis münekkiddir. Kardeşine karşı acımasızdır. Daima kendini haklı, muhatabını haksız görür. Ona güvenme! Çünkü […]

Üstâd Bedîüzzamân ve Terâvîh Namazı

Zaman zaman özellikle Ramazân aylarında tartışılmaya açılan terâvîh namzazı ile ilgili Üstâd Bedîüzzamân Hazretleri’nin hayatını ve tatbikatını araştırdık. Son Şahidler eserlerinden ve Risâle-i Nûr Külliyatı’ndan Üstâd Bedîüzzamân ve Terâvîh Namazı ile ilgili görüş ve uygulamalar şöyledir: Üstâdın namaz kılışı ve hususi halleri “Boyu uzunca sayılırdı. O uzun boylu adam, namaza durduğu vakit sanki küçülürdü. Belki […]

İhlâs Sırrı!

Sırr-ı ihlâs, sırr-ı teslimiyeti gerektiriyor. Sırr-ı teslimiyet ise ön şartsız îmânı zarûrî kılıyor. Onun için amelimizde rızâ-i İlâhî olmalıdır. Sen kimseye bir şey kabûl ettiremezsin. O vazîfe senin değil. Sen vazîfeni yap, vazîfe-i İlâhiyeye karışma! Kalblerde ve rûhlarda tesir ettirecek olan yalnız Allah’tır. Haddi aşma! Allah (cc) haddi aşanları sevmez! Kendi indî, fevrî fikrini rûh-u […]

Şu Dünya İse Bir Çöldür!

Şu dünya ise bir çöldür.” (Sözler, s. 16) Bağ değil, bahçe değil; sahil değil, kumsal değil. Çöl! Ne kadar yakıcı bir hakîkat, değil mi? Dünya sahrasında seyahat ediyoruz; bir an önce, kazasız belâsız menzil-i maksûda varmamız gerekirken oyalanıyor, sanki çölde sonsuza kadar kalacakmışız gibi ebedî ikametgâhımıza gitmemek için ayak diretiyoruz. Oysa, kim çölde bir ömür […]

Zîhayatın Mahsulât Vermesi

“Daha küçük bir daire olan bir zîhayatı, meselâ bir ağacı, bir insanı, yüz defa onun kadar ondan mahsulât alır.” Ne demektir? Kâinat ve dünyaya göre bir bahçe veya bir zîhayat ve insan hakîkaten çok küçük bir dairedir. Yüce rabbimiz bütün kâinatta yaptığı tecelliyi bir bahçede, zîhayatta, ağaçta ve de insanda yapmaktadır. Mesela bir ağacı düşünürsek […]

Oruç Nefse Darbe Vuruyor!

Oruç, Nefsin Firavunluk Cephesine Darbe Vuruyor Seksen sene bâkî bir ömrü bahtiyarlara te’min eden Ramazân-ı Şerifinizi rûh-u canımızla tebrîk ederiz. Hâlık-ı Rahîm sizin için bu Ramazânın herbir gecesini bir leyle-i Kadir kadar sevabdâr ve herbir günü bir Ramazân kadar meyvedar eylesin inşâallah, âmîn! Âhiret ticareti için en çok kârlı bir pazar ve manevî hayata bir […]

Risâle-i Nur’u sadeleştirmek, büyük bir cinayet!

Bizi yakînen tanıyan ve takip edenler bilirler ki, münâkaşalı konulara girmeyiz. Ancak Risâle-i Nur üzerine yapılan tartışmalara da bigâne kalamayız. Özellikle Risâle-i Nur’un lisânı gibi çok önemli bir mevzuda ve Nurların rûh-u aslîsine dokunan böyle ciddî bir konuda da susmayız. Biz Risâle-i Nurların sadeleştirme meselesine müsbet bakmıyoruz. Elimizde de yüzlerce delil var. Münferid değil, şahs-ı […]

Şu Zaman Cemaat Zamanıdır, Şahıs Zamanı Değil

Asrın ve asırların adamı ve sahibi Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri bu asrı ve istikbâl asrını tahlil ederken şu izâhları yapmaktadır: “Bu zaman cemaat zamanıdır. Ehemmiyet ve kıymet, şahs-ı mânevîye göre olur. Maddî ve ferdî ve fâni şahsın mâhiyeti nazara alınmamalı.” 1 Bir başka ifâde de şöyledir: “Şu zaman cemaat zamanıdır, şahıs zamanı değil. Şahıs ne […]