Risâle-i Nur’da Menfî Siyâset

Menfî siyâsetten istifade zannı Menfî siyâset ta’biri Bediüüzzaman Hazretleri’ne ait bir tespittir. O,“Din dâhilde menfî tarzda istimal edilmez.  Otuz sene halife olan bir zat, menfî siyâset namına istifade edildi zannıyla, şeriata gelen tecavüzü gördünüz.”[1] diyerek menfî siyâsetin şerîata verdiği zararı ifade etmiştir.  Buradan anladığımız şudur: Menfî siyâsetin tatbikatı, dinin dâhilde menfî tarzda istimal edilmesidir. Otuz […]

Siyâset-i âliye-i İslâmiye

Siyâset-i âliye-i İslâmiye Bediüzzaman Hazretleri “Benim hakîkî vazîfem, neşr-i esrâr-ı Kur’âniyedir.”[1] der ve “Bu memleketle, hamiyet-i İslâmiye noktasından alâkadarım.”[2] tespitini aktarır. Bu vazîfedârlık ise “Evet, bu zamanda hem imân ve din, hem hayat-ı içtimâî ve şerîat, hem hukuk-u âmme ve siyâset-i İslâmiye için gayet ehemmiyetli bir müceddid ister.”[3]  şeklindedir. “Diğer yandan Şam’da allâmelere, siyâset-i İslâmiye […]

Hakperest Olmak

Hakperest Olmak Hakperest; Doğruluktan ayrılmayan, doğruluğu ciddi ve samimi seven kişidir. Hakka iman eden ve hak üzere amil olandır. Hakperest kişi, doğruluk ve haktan taviz vermez, doğruluktan ayrılmaz, hak ve hakîkati ciddî mânâda sever. Hakperest olan, hak ve bâtılı birbirinden tefrik eder. Fıtraten hakka taraftardır ve hakka hizmet etmekten zevk ve şevk alır. Ey Hakka […]

“Beşer zulmeder, kader adalet eder” sırrı

“Beşer zulmeder, kader adalet eder” sırrı Risale-i Nur’da da yerini alan ve ispat edilen “Beşer zulmeder, kader adalet eder.” sözü çok manidârdır. Çünkü “Başa gelen zulümlerde iki cihet var ve iki hüküm vardır: Biri insanın, biri kader-i İlâhînin. Aynı hâdisede insan zulmeder, fakat kader âdildir, adâlet eder.”[1] Evet “Beşer, zâhirî esbaba bakar; bazan yanlış eder, […]