“Âhirzamanda gelecek Zât’ın kılınç kullanacağı ve muhaliflerini keseceği.”[1] yönünde rivayetler nakledilir. Bu mücadele birçoklarının zannettiği gibi maddî kılınçla değil, mânevî kılınçla, fikir yoluyla olacaktır. Acaba kılınç sadece maddî bir âlet midir ve hakikatin kılıncı berâhin-i kaviyye ve delâil-i sahihiye(kuvvetli ve doğru deliller) değil midir? Ve en müessir ve insaniyetin tab’ına muvafık kılınç insanları ikna ve teshir edecek […]
Etiket: manevi
Makamat-ı mânevîye mesleğimizde mevzu-u bahis değil
Bediüzzaman Hazretleri’nin talebelerine yazdığı mektuplar bilinir. Hatta bu mektuplar Yirmisekizinci Mektup olarak Maktubat eserine girmiştir. Ancak hacimleri çok büyük olduğu için Barla, Kastamonu ve Emirdağ Lahikası mektupları olarak müstakil olarak neşredilmişlerdir. Bir de talebelerin Üstadları Bediüzzaman’a yazdıkları mektuplar vardır. Bu mektupların bir kısmı münteşir lahikalara girdiği halde, önemli bir kısmı gerememiştir. Hem Bediüzzaman’ın, hem de […]
Hz.İsâ Meselesi
Îsevî rûhânîler Ahirzamanda vukua gelecek hadiseler hem hadis-i şeriflerle, hem de selef ulemasının nakilleriyle asrımıza kadar ulaşmıştır. Asrımızda ise Bediüzzaman Hazretleri bu mevzulara eserlerinde epey geniş yer vermiş olup, müstakil olarak bazı risaleler de telif etmiştir. Meseleyi doğru ve tekellüflü tevillerden beri şeklinde anlamak için muhakkak Bediüzzaman Hazretleri’nin eserlerine müracaat etmek elzemdir. Yoksa sırr-ı imtihan […]
Şahs-ı mânevîyi anlamak
Şahs-ı mânevîyi anlamak “Evet müteaddid eşya bir cemâat şekline girse, bir şahs-ı mânevîsi olacaktır. Eğer o cem’iyet, imtizac edip ittihad şeklini alsa, onu temsil edecek bir şahs-ı mânevîsi, bir nevi ruh-u mânevîsi”[1] olacaktır. O şahs-ı mânevînin ruh-u mânevîsini de şuralar temsil eder. Hem o şahs-ı mânevî, çok ruhların imtizacından ve tesanüdünden ve efkârın telâhukundan ve […]
Maddî ve Mânevî Kalb
Maddî ve Mânevî Kalb “Eyyub’u da hatırla ki, Rabbine şöyle niyâz etmişti: “Bana gerçekten zarar dokundu. Sen ise merhametlilerin en merhametlisisin.[1]” Hazret-i Eyyub Aleyhisselâmın yaralarından neş’et eden kurtlar kalb ve lisânına ilişince ma’lûmunuz kalben ubûdiyetine ve lisânen zikrine hâlel gelir endişesi ile münâcatta(duâda) bulunûr. Burada kalbe ilişen kurtlardan kasıt mecaz değil, bildiğimiz kurt iseler yani […]
Azîm bir heyetin tesânüdüyle çalışmak…
Azîm bir heyetin tesânüdüyle çalışmak… Uzun sayılabilecek bir tedkikat ile Risâle-i Nur’un müteferrik yerlerinden bir araya getirmeye çalıştığımız “Risâle-i Nur’dan Siyasete bakış” yazılarımız Yeni Asya Gazete’mizde tefrika edildi. Bu süre içersinde çeşitli vesilelerle bizlere ulaşan ve uzun süreli telefon görüşmelerimiz ile katkıda bulunan ağabey ve kardeşlerimiz oldu. Ayrıca hem emailimize, hem de sosyal medya ile […]
Şahs-ı mânevî ve hizmet pergeli…
Şahs-ı mânevî ve hizmet pergeli… Yıllar önce entelektüel bir yazar, aynı zamanda ferden zeki ve müdakkik bir zat ile bir hasbihâlimiz olmuştu. Husûsî bir sohbetimizde ferden şahsî hizmetlerini ifade etmek için şöyle manidâr bir temsil anlatmıştı. “Benim bir pergelim var. Bir ucu Risâle-i Nur’da, diğer ucu ümmet-i Muhammed’de. Onun için çağrılan her yere seminer, konferans […]