Nûrdan Damlalar-3

Uhuvvet-i İslâmiye ile mürtebit ve alâkadar olan, çok rabıta-i mânevîyeyi bulabilir. Birbirine mânen-lüzum olsa maddeten-yardım eder ve etmelidir. M’nim mü’mine affedici olmalı! Çünkü Allah affedenleri sever. Müslüman kardeşimize karşı affedici ve kerîm olmakta niçin cimrilik yapıyoruz? İnsan kusûrsuz olmaz! Çünkü insan melek değil, dünya da cennet değildir. Kusûrsuz muyuz ki kusûrsuz insan arıyoruz? Öyleyse affedici […]

Enfüsî Tefekkürlerim

Sırr-ı ihlâs, sırr-ı teslimiyeti gerektiriyor. Sırr-ı teslimiyet ise ön şartsız îmânı zarûri kılıyor. Onun için Amelimizde rızâ-i ilâhi olmalıdır. Sen kimseye bir şey kabûl ettiremezsin. O vazîfe senin değil. Sen vazîfeni yap, vazîfe-i ilâhiyeye karışma! Kalblerde ve rûhlarda te’sîr etirecek olan yalnız Allah’tır. Haddi aşma! Allah(cc) haddi aşanları sevmez! Kendi indî, fevrî fikrini rûh-u cemaatten […]

İhlâs ve Siyâset

İhlâs, kalbî bir ameldir. Kullukta harika sadâkat ve fevkalâde metânettir. İhlâs, İslâmiyetin bir esâsıdır. Rızâ-i İlâhî cihetinde Kur’ân’ın ders verdiği hükümler ve kudsî hakîkatlere ait harekât ve a’mâldir. Hakîkat-i ihlâs, rızâ-yı İlâhîden başka hiçbir şeye âlet ve tâbi olamaz ve Kur’ân’dan başka hiçbir nokta-i istinâdı yoktur. “İnsanın çekirdeği olan kalb, ubûdiyet ve ihlâs altında İslâmiyetle […]

Nûrdan Tefeyyüzlerim-3

Vicdan akla bir penceredir. Akıl îmân ile nurlanan ve şeffaflaşan vicdan penceresinden âleme bakar. Vicdan, duyguların kaynağı ve mazharıdır. Ancak o vicdanı kalbdeki îmân aydınlatır ve parlatır. Vicdan, âlem-i şahadet ile âlem-i gaybın kavuşma çizgisi, berzahı ve nokta-i iltikasıdır. İki âlemden birbirine gelen seyyârâtın mültekasıdır. Akıl, vicdan ve rûh kalbe tecelli eden îmân ışığı ile […]