Acûliyet Kapısı

Acûliyet kapısı Ehl-i hamiyeti zindan-ı atalete düşüren manilerden birisi de “İlel-i müteselsiledeki terettübü atlamakla müşevveş eden acûliyet çıkar, himmetin ayağını kaydırır.”[1] Aculiyet, bir şeydeacele edip, tertip ve sıralamayı gözetmeden, birden hedefe gitme hâlidir. Bu vaziyet insanı, beklediği sonuca ulaşmadan yaptığı işten vaz geçirir. Hâlbuki şu hikmet dünyasında her şey bir zamana ve silsileye bağlı olarak […]

Meylü’t-tefevvuk kapısı

Meylü’t-tefevvuk kapısı Meylü’t tefevvuk, başkalarına nispetle üstünlük elde etme meyli ve isteğidir. Aynı zamanda meylü’t tefevvuk, hırs-ı kâzip ve re’s-i riyâdır. Yani aldatıcı hırs ve riyanın başıdır. Mazi asrının mükümferma olan mergup ahvâlidir. Çünkü o mazi asrında hükümferma olan hissiyat ve meyilleri ortaya çıkaran ve kuvvet veren meylü’t-tefevvuktur.

Ye’is(ümitsizlik) kapısı

Ye’is(ümitsizlik) kapısı: Bediüzzaman, “Ye’is, aczden gelir. Ye’is, mâni-i herkemâldir.”[1] der. Ayrıca  “Ye’is en dehşetli bir hastalıktır. Ümmetlerin, milletlerin “seretan(kanser)” denilen en dehşetli bir hastalığıdır. Ve kemâlâta mâni ve “Ben kulumun zannı üzereyim yani kulum Beni nasıl tanırsa, ona öyle muamele ederim”[2] hakikatine muhaliftir; korkak, aşağı ve âcizlerin şe’nidir, bahaneleridir. Şehamet-i İslâmiyenin şe’ni değildir.”[3]

Tenkid Kapısı

Tenkid kapısı: Bediüzzaman tenkidi müsbet ve menfi olarak ikiye ayırır. “Tenkidi nasıl görüyorsun? Hususan umûr-u diniyede.” sualine; “Tenkidin sâiki, ya nefretin teşeffisidir, veya şefkatin tatminidir.”[1] Der. “Evvelâ, umur-i uhreviyede haset ve müzahemet ve münakaşa olmadığından, bu cemiyetlerden hangisi münakaşaya, rekabete kalkışsa, ibadette riya ve nifak etmiş gibidir.”[2]

Kıskançlık Kapısı

Kıskançlık kapısı: Lemaat’te geçen Arabi bir fıkrada “Cemiyetteki tesanüt, en durgun şeyleri dahi tahrik eden bir vasıtadır. Cemiyetteki haset ve kıskançlık ise her türlü hareketi durduran bir alettir.”[1] ifadesi yer alır. Kıskançlık; bizden farklı olana, dikkati dahâ çok çekene, sahip olamadığımıza sahip olana, dahâ huzurlu, dahâ mutlu yaşayana karşı istimal edilen menfî bir duygudur. Birçok […]