Saîd Nursî’nin Görüşleri Işığında Yeni Dünya Düzeni’nde Müsbet Avrupa’nın Yeri

Özet: Bin dokuz yüzlü yılların ilk yarısında ve iki Harb-i Umûmî sonrası yaşanan olaylar, özellikle içinde yaşadığımız asrın hâdiseleri; çeşitli buhranlar yaşanmasına sebep olmuş, modernleşen toplumları insânî ve demokratik yaşam şartları açısından hayat standartları noktasında çok geri seviyeye düşürmüştür. Gerek siyâsi konjonktür, gerek âlem-i İslam’da yaşanan çatışmalar hâdiseleri daha da derinleştirmiştir. Bu makâlede mevcut hâdiseler […]

Kitap Fuarları

Karadeniz kitap fuarının ardından… 5. Karadeniz Kitap Fuarı, 16-24 Şubat 2019 tarihleri arasında TÜYAP Samsun Fuar ve Kongre Merkezi’nde yapıldı. Kitap Fuarı’nda Yeni Asya Neşriyat Standı’nda“Bediüzzaman ve Risâle-i Nur”un ön plana çıktığını müşahede ettik. Özel bir çalışma ile hazırlanan standtaBediüzzaman Said Nursi ve Yeni Asya görsellerinin ilgi ile takip edildiği gördük. Ziyaretçilerin uzun uzun resimlere […]

Âhirzamanda Âilenin Genç Ferdi

Âhirzamân müddeti uzun bir zaman dilimidir. Biz bir faslındayız. Fitne ve fesâdın en şiddetli olduğu bir zaman aralığının adıdır âhirzamân. Bunun için bin üç yüz sene zarfında emr-i Peygamberî ile bütün ümmet o fitneden istiâze etmiş. Bir kısım rivayetlerin işaretiyle bu meş’um asır beşer tarihinin en dehşetli fitne ve fesadının yaşandığı bir asır olarak görülüyor.

Ölüme müsbet bakmak…

Ölüme müsbet bakmak! Hayat ve ölüm, Allah’ın ‘Yûhyî’, ve Yûmît’ isimlerinin tecellisidir. Yani, hayatı ve ölümü veren O(cc)’dur. Ancak ölümün zahiri çirkin, neticesi ve hakîkati güzeldir. Risale-i Nur, ölümün mülkî tarafından ziyâde, melekûtî tarafına baktırır.  Maddî ve mânevî bütün musîbetlerin, marazların arkasında Allah’ı hakkıyla tanımamak yatıyor.  İnsan, marifet ve muhabbet-i İlâhiye için yaratılmış olduğundan her […]

Terk-i dünya, terk-i ukbâ, terk-i hestî terk-i terk

Tarîk-i Nakşî hakkında denilen “Der tarîk-i Nakşibendî lâzım âmed çâr terk / Terk-i dünya, terk-i ukbâ, terk-i hestî, terk-i terk” olan fıkra-i rânâ birden hatıra geldi.(Dördüncü Mektup ) Tarîk-i Nakşî’nin dört usûlü ve şu dört şeyi bırakması gerekir; *hem dünyayı, *hem nefis hesâbına âhireti dahi maksûd-u hakîkî yapmamak, *hem vücudunu unutmak, *hem ucba, fahre girmemek […]

Kâbrin Mâhiyeti

Risale-i Nur’un müteferrik kısımlarında bahsi çokça geçen kâbir, kâbir âlemi ve kâbrin mâhiyeti ile ilgili çok önemli ve dikkate değer açıklamalar yapılmıştır. Bu çalışmamızda da kâbrin mahiyeti, ehl-i iman ve ehl-i isyan için kâbir hayatı ve kâbre girmenin yollarını okuma notlarımızdan tasnif etmeye çalıştık. İnşâalah istifadeye medâr olur.

Risâle-i Nur’da Kâinat

Feyzinur Kâinat, kitâb-ı kebîr ve insân-ı ekberdir Kâinat; kısaca bütün âlemler, varlıklar, evren olarak bilinir. Görülebilen ve hissedilebilen maddi âlemin tamamına verilen bir unvan ve isimdir. Şu içinde yaşadığımız arz, sema, yıldızlar, galaksiler kâinat tarifinin içinde sayılır. Beş zahiri duyumuzla algılayabildiğimiz bütün maddî âlemler kâinat kapsamındadır. Bizler de Bediüzzaman Hazretleri’nin Risale-i Nur’da tarifini yaptığı kâinat […]

Âhirzamân Asrı

Kıyametin yaklaştığı zamana âhirzamân denilir. Âhirzamân müddeti uzun bir zaman dilimidir. Biz bir faslında bulunuyoruz. Fitne ve fesâdın en şiddetli olduğu bir zaman aralığının adıdır âhirzamân. Bu nedenledir ki “Bu âhirzamân çok çalkalanıyor; bu fitne-i âhirzamân acîb şeyler doğuracağını ihsâs ediyor.[1]”diye ifade buyuruyor Bediüzzaman. Öyleyse âhirzamân asrı ve fitneleri dehşetlidir. Bu fitnelerin bir kısmı şöyle […]