Ruhta kemâlin tezahürü

Kalb, hayatın kaynağı ve makinesidir. Ruhun kalb içinde, ya da en evel kalb ile taalluku olduğuna ve ruhun taayyünleri kalb olduğuna káil olup hüküm eden büyük ulemadan Fahreddin-i Râzî’dir. Bediüzzaman da “Ruhun tekemmülâtına göre, merâtib-i muhabbet, merâtib-i esmâya göre inkişaf eder.”[1]demiştir.

Kâinata değişilmeyen talebe: Zübeyir Gündüzalp!

Zübeyir ağabeyin hayatı incelendiğinde Zübeyir Gündüzalp’in derûnî ruhundan, zengin kalbinden ve keskin aklından ihlâsa bürünerek çıkan sözlerinin âdeta bütün hücrelerinize birer ok gibi işlediğini ve sizi yeniden Risale-i Nur ve Üstad konusunda formatladığını hissedeceksiniz. “Ya Rabbi! Bu ne ihlâs, bu ne sadâkat, bu ne muhabbet, bu ne hürmet, bu ne âzim sabır, sebât ve metânet!” […]

Risâle-i Nur’a hizmet etmek

Risale-i Nur’a hizmet edebilmek… Risale-i Nur hizmetinin neticesi maddî olarak görmek arzu edilebilir. Fakat bu arzu doğru değildir. Pekâlâ, Risale-i Nur hizmeti nedir? Vazifeni yapıp vazife-i İlâhiye’ye karışmamaktır. Bizim vazifemiz hizmettir, muvaffak olmak bu vazifeye dâhil değildir. O, vazife-i İlâhiye’ye bakar. Birisine Risale-i Nur’u anlattın. Eğer o anlatmanda ihlâs varsa, işte hizmet odur. O an, […]

Zübeyir Sisteminde

Zübeyir Sisteminde “Hakikî fedakâr Zübeyir, en lüzumlu ve hizmete şiddet-i ihtiyacım zamanında buraya imdadıma geldi. Yoksa Isparta’dan o sistemde birisini isteyecektim.”[1] Evet, Asrın Sahibi Sahibüzzaman, Nur’un ‘Sır Kâtibi’ ve “Kumandanı” olan, özellikle “Kâinata Değişmem” dediği ve “Taşkafa” olarak tavsif ettiği, “binine bedel”, “fenâ fi’l-Said” olarak gördüğü hakiki fedakâr talebesi Zübeyir Gündüzalp’i hizmet-i imâniye ve Kur’âniyeye […]