Bedîüzzamân’ın Ermeniler ile İlgili Tespitleri

BEDİÜZZAMAN’IN ERMENİLER İLE İLGİLİ TESPİTLERİ 1878’de dünyaya gelen Bediüzzaman, târihî olarak Osmanlı Devleti için çok hızlı hadiselerin yaşandığı bir döneme şahitlik eder. Değişik zamanlarda kısa süreli de olsa bazı müderris ve âlimlerden ders alırken şahsî okumalarıyla da kendini tekâmül ettirir. Seyahatleri sırasında yaşadığı bölgenin problemlerini yakından müşâhede eder ve inceler. Yaşanan ve şahit olunan problemlere […]

Bediüzzaman, Hürriyet, İstibdat ve Meşrûtiyeti Ders Veriyor

Bediüzzaman, Hürriyet, İstibdat ve Meşrûtiyeti Ders Veriyor Bediüzzaman, Şark ziyaretlerinde hemen her yerde, hürriyet, meşrûtiyet ve istibdat ile ilgili sorulara muhatap olmuştur. Bu yönde sorulan sorulara verdiği cevaplarda genellikle, istibdat ile meşrûtiyetin birbirine zıt olan tanımlarını vererek başlıyor. Gayet muknî ve itminan edici verilen cevaplardan bazı aşiret efradı memnun kalırken, bazıları tekrar tekrar sorular sorarak […]

Bediüzzaman, Dağ ve Sahrayı Bir Medrese Yapıyor

Bediüzzaman, Dağ ve Sahrayı Bir Medrese Yapıyor Bediüzzaman Hazretleri’nin hayatının inayet-i ilâhiye ve mânevî bir tasarruf altında olduğunu biliyoruz. Hem İstanbul’a ilk sevk edilmesi ve İstanbul’da yaşadığı hâdiselerin seyrinde, hem de İstanbul’dan vilayet-i Şarkiye’ye yapmış olduğu ilk rıhlette bu mânevî tasarruf ve vazîfenin izlerini görmek mümkündür. Bediüzzaman’ın İstanbul’da iki buçuk seneye yakın yaşadığı hadiseleri incelerken […]

Bedîüzzamân ve Jön Türkler

Genç Osmanlılar hareketi olan Jön Türkler Jön Türkler(Genç Türkler); batı tarzı yenileşme taraftarı olan Genç Osmanlılardır. Çok yönlü ve çok fikirli olan bu yapının ilk başlarda kendi değerlerini yitirme pahasına Avrupalılaşmaya çalıştıkları biliniyor. Özellikle bu yapının içinde bulunan farmasonların dine karşı lâubâli vaziyetleri de başka bir vakıadır. Daha sonra Jön Türler içinde bulunan ahrâr ve […]

Bedîüzzamân ve Ahrârlar

Prens Sabahaddin ve ahrârlık Prens Sabahaddin, Osmanlı padişahlarından Sultan Abdülmecid’in torunu, V. Murat, II. Abdülhamid, V. Mehmet ve VI. Mehmed’in yeğenidir. Annesi Osmanlı Padişahı Abdülmecid’in kızı ve II. Abdülhamid’in üvey kız kardeşidir. “Meşrutiyet dönemindeki Osmanlı Ahrar Fırkası ideologlarından fikir ve siyaset adamı Prens Sabahaddin Beyin prensliği, anne tarafına dayanır. Annesi Seniha Hanım, Sultan Abdülhamid’in üvey […]

Bedîüzzamân’ın Hürriyet Tespitleri

Ey hürriyet-i şer’î! Bediüzzaman’ın ilk hürriyet fikirlerine 1894 -95 yıllarında Mardin hayat devresinde tevafuk ediyoruz. Mardin’e gelmeden önce Birinci Meşrûtiyet ilân edilmiş, herkesin dilinde meşrûtiyet ve hürriyet dolaşıyordu. Bediüzzaman da bu sohbetlere bigâne kalmıyor, katılıyor ve fikir beyan ediyordu. Özellikle hürriyete, İslâmiyet namına sahip çıkıyor, “İmân ne kadar mükemmel olursa, o derece hürriyet parlar. İşte […]

Bediüzzaman’dan Meşrûtiyet tespitleri

Bediüzzaman, istibdadı tam tedavi edecek olan tiryak-ı Meşrûtiyeti şöyle tarif eder: İşte, Meşrûtiyet “Ve işlerde onlarla istişare et.[1] Onların aralarındaki işleri istişare iledir.”[2] ayet-i kerîmelerinin tecellisidir ve meşveret-i şer’iyedir. O vücûd-i nurânînin kuvvete bedel, hayatı haktır, kalbi marifettir, lisânı muhabbettir, aklı kànundur, şahıs değildir. Evet, Meşrûtiyet hâkimiyet-i millettir; siz dahi hâkim oldunuz. Umum akvamın sebeb-i […]

İkinci Meşrûtiyet ve Bedîüzzamân

Bedîüzzamân “Otuz sene evvel olan kànun-u esâsîyi ve Hürriyetin ilânı”[1]meselesinden bahsederken Birinci Meşrûtiyet’in 1876 yılında ilan edilişini nazara sunar. Birinci Meşrûtiyet 23 Aralık 1876’dan 14 Şubat 1878’e kadar devam eder. Daha doğrusu 1877-78 Osmanlı-Rus Savaşı’nın (93 Harbi) başlaması nedeniyle II. Abdülhamid’in 14 Şubat 1878’de Meclis-i Mebusan’ı kapatmasıyla sona erer. Dolayısıyla Birinci Meşrûtiyet olarak adlandırılan dönem, Osmanlı târihinin […]